Mushaf’taki resmi sırası : 62
Nuzul Sırası: 110
Toplam Ayet Sayısı : 11
Sure adını 9. âyette geçen “el-Cumu’a”kelimesinden almıştır.
İndiği dönem : Medine döneminde inmiştir. Sûrede başlıca, Hz. Muhammed’in peygamber olarak gönderilişi, Yahudilerin Allah’ın dininden yan çizmeleri ve Cumanamazı ile ilgili bazı hükümler konu edilmektedir.
28 Cüz
Rahman Ve Rahim Olan Allah Adıyla
Cuma 62/1 Göklerdeki ve yerdeki her şey bütün yetkiyi elinde tutan ↔ Malik , yaptığını tertemiz yapan↔ Kuddus.. O çok yüce kudreti üstün olan ↔ El aziz ve Hep doğru kararları hükmeden Her hükmünde tam isabet kaydeden hikmet sahibi ↔Hakim Allah’ı tesbih eder.
يُسَبِّحُ لِلَّهِ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَمَا فِي الْأَرْضِ الْمَلِكِ الْقُدُّوسِ الْعَزِيزِ الْحَكِيمِ
Yusebbihu lillâhi mâ fîs semâvâti ve mâ fîl ardıl melikil kuddûsil azîzil hakîm
Cuma 62/2 O, Ümmîler içinde, kendilerinden olan ve onlara ayetlerini okuyan, onları arındırıp temizleyen ve onlara kitap ve hikmeti öğreten bir elçi gönderendir. Oysa onlar, bundan önce gerçekten açıkça bir sapıklık içinde idiler.
هُوَ الَّذِي بَعَثَ فِي الْأُمِّيِّينَ رَسُولًا مِّنْهُمْ يَتْلُو عَلَيْهِمْ آيَاتِهِ وَيُزَكِّيهِمْ وَيُعَلِّمُهُمُ الْكِتَابَ وَالْحِكْمَةَ وَإِن كَانُوا مِن قَبْلُ لَفِي ضَلَالٍ مُّبِينٍ
Huvellezî bease fîl ummiyyîne resûlen minhum yetlû aleyhim âyâtihî ve yuzekkîhim ve yuallimuhumul kitâbe vel hikmete, ve in kânû min kablu le fî dalâlin mubin
Cuma 62/3 Henüz onlardan, kendilerine katılmayan başkalarına da göndermiştir O,Azîz'dir ↔çok yüce kudreti üstün, Hep doğru kararları hükmeden Her hükmünde tam isabet kaydeden hikmet sahibi ↔Hakim olan Allah'tır
وَآخَرِينَ مِنْهُمْ لَمَّا يَلْحَقُوا بِهِمْ وَهُوَ الْعَزِيزُ الْحَكِيمُ
Ve âharîne minhum lemmâ yelhakû bi him, ve huvel azîzul hakîm
cuma 3 ayetinin nuzulu hakkında rivayet
Allah Rasûlü İran, Bizans'lılara ve diğer milletlere mektûblar yazmış ve onları Allah'a davet^etmiş, getirdiği hakîkata uymalarını istemiştir. Buna binâen Mücâhid ve bir başkası «Onlardan başkalarına da. Ki henüz onlara katılmamışlardır.» kavli ile İranlıların ve Arap olmayanlardan Peygamberi tastık eden herkesin kasdedilmiş olduğunu bildirmişlerdir. İbn Ebu Hatim der ki: Bize babam... Sehl İbn Sa'd es-Saîdî'den nakletti ki; Rasûlullah (s.a.) şöyle buyurmuş: Ashabımdan bazı kimselerin soyunun, soyunun, soyunda öylesine kadınlar ve erkekler var ki; hesâbsız olarak cennete gireceklerdir. Sonra Hz. Peygamber «Onlardan başkalarına da. Ki henüz onlara katılmamışlardır.» âyetini okumuştur. Bununla daha sonra gelecek olan Muhammed ümmeti kasdedilmiştir.Yani kıyamete kadar pek çok milletten katılacaklar olanlar halen var demektedir.Her milletten sonradan müslüman olanları düşünürsek ayetlerin mesajlarını evrensel olduğunu görüyoruz
Cuma, 62/4 Bu, Allah'ın lütfudur,onu dilediğine verir. Allah, zûl fadlil azîm ↔büyük lütuf sahibidir.
ذَلِكَ فَضْلُ اللَّهِ يُؤْتِيهِ مَن يَشَاء وَاللَّهُ ذُو الْفَضْلِ الْعَظِيمِ
Zâlike fadlullâhi yu’tîhi men yeşâu, vallâhu zûl fadlil azîm
Cuma 62/ 5 Kendilerine Tevrat yükletilip de sonra onu taşımayanların durumu, ciltlerle kitap taşıyan eşeğin haline benzer. Allah'ın ayetlerini yalanlayan topluluğun durumu ne çirkin! Allah, zalimler topluluğunu doğru yola çıkarmaz.
مَثَلُ الَّذِينَ حُمِّلُوا التَّوْرَاةَ ثُمَّ لَمْ يَحْمِلُوهَا كَمَثَلِ الْحِمَارِ يَحْمِلُ أَسْفَارًا بِئْسَ مَثَلُ الْقَوْمِ الَّذِينَ كَذَّبُوا بِآيَاتِ اللَّهِ وَاللَّهُ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الظَّالِمِينَ
Meselullezîne hummilût tevrâte summe lem yahmilûhâ ke meselil hımâri yahmilu esfârâ(esfâren), bi’se meselul kavmillezîne kezzebû bi âyâtillâh(âyâtillâhi), vallâhu lâ yehdîl kavmez zâlimîn
Cuma 62/ 6 De ki: “Ey Yahudiler! Bütün insanlar değil de yalnız kendinizin evliyâu lillâhi ↔ Allah'ın dostları olduğunuzu zannediyorsanız, bunda da samimi iseniz, haydi ölümü temenni ediniz.
قُلْ يَا أَيُّهَا الَّذِينَ هَادُوا إِن زَعَمْتُمْ أَنَّكُمْ أَوْلِيَاء لِلَّهِ مِن دُونِ النَّاسِ فَتَمَنَّوُا الْمَوْتَ إِن كُنتُمْ صَادِقِينَ
Kul yâ eyyuhâllezîne hâdû in zeamtum ennekum evliyâu lillâhi min dûnin nâsi fe temennevûl mevte in kuntum sâdikîn
Cuma 62/ 7 Yaptıklarından ötürü, ölümü asla dileyemezler. Allah, zalimleri bilendir.
وَلَا يَتَمَنَّوْنَهُ أَبَدًا بِمَا قَدَّمَتْ أَيْدِيهِمْ وَاللَّهُ عَلِيمٌ بِالظَّالِمِينَ
Ve lâ yetemennevnehû ebeden bi mâ kaddemet eydîhim, vallâhu alîmun biz zâlimîn
Cuma 62/8 De ki: Sizin kendisinden kaçtığınız ölüm, muhakkak sizi bulacaktır. Sonra da görüleni ve görülmeyeni bilene döndürüleceksiniz de O size bütün yaptıklarınızı haber verecektir.
قُلْ إِنَّ الْمَوْتَ الَّذِي تَفِرُّونَ مِنْهُ فَإِنَّهُ مُلَاقِيكُمْ ثُمَّ تُرَدُّونَ إِلَى عَالِمِ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ فَيُنَبِّئُكُم بِمَا كُنتُمْ تَعْمَلُونَ
Kul innel mevtellezî tefirrûne minhu fe innehu mulâkîkum summe turaddûne ilâ âlimil gaybi veş şehâdeti fe yunebbiukum bi mâ kuntum ta’melûn
Cuma 62/9 Müminler ! Cuma günü namaz için çağrı yapıldığında hemen Allah’ı anmaya koşun ve alım satımı bırakın. Bilseniz bu sizin için daha hayırlıdır
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا إِذَا نُودِي لِلصَّلَاةِ مِن يَوْمِ الْجُمُعَةِ فَاسْعَوْا إِلَى ذِكْرِ اللَّهِ وَذَرُوا الْبَيْعَ ذَلِكُمْ خَيْرٌ لَّكُمْ إِن كُنتُمْ تَعْلَمُونَ
Yâ eyyuhellezîne âmenû izâ nûdiye lis salâti min yevmil cumuati fes’av ilâ zikrillâhi ve zerûl bey’a, zâlikum hayrun lekum in kuntum ta’lemûn(ta’lemûne).
Cuma 62/10 Namaz bitince yeryüzüne dağılın ve Allah’ın lütfundan isteyin. Allah’ın adını da çokça anın ki, umduğunuza kavuşasınız.”
فَإِذَا قُضِيَتِ الصَّلَاةُ فَانتَشِرُوا فِ الْأَرْضِ وَابْتَغُوا مِن فَضْلِ اللَّهِ وَاذْكُرُوا اللَّهَ كَثِيرًا لَّعَلَّكُمْ تُفْلِحُونَ
Fe izâ kudiyetıs salâtu fenteşirû fîl ardı vebtegû min fadlillâhi vezkurûllâhe kesîren leallekum tuflihûn(tuflihûne).
Cuma 62/ 11 Oysa onlar bir ticaret ya da bir eğlence gördükleri zaman, hemen dağılıp ona giderler ve seni ayakta bıraktılar. De ki: "Allah'ın katında bulunan, eğlenceden ve ticaretten daha hayırlıdır. Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır." ”
وَإِذَا رَأَوْا تِجَارَةً أَوْ لَهْوًا انفَضُّوا إِلَيْهَا وَتَرَكُوكَ قَائِمًا قُلْ مَا عِندَ اللَّهِ خَيْرٌ مِّنَ اللَّهْوِ وَمِنَ التِّجَارَةِ وَاللَّهُ خَيْرُ الرَّازِقِينَ
Ve izâ raev ticâraten ev lehveninfaddû ileyhâ ve terakûke kâimâ(kâimen), kul mâ indallâhi hayrun minel lehvi ve minet ticârati, vallâhu hayrur râzıkîn(râzıkîne).
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder