Bu Blogda Ara

3 Aralık 2017 Pazar

88-GÂŞİYE

Mushaf’taki resmi sırası : 88
 İniş sıralamasına göre : 68
Toplam Ayet Sayısı :  26 
İndiği Dönem : Mekke döneminde inmiştir.
Sure adını :Sûre, adını birinci âyetteki “el-Gâşiye”kelimesinden almıştır. Ğâşiye,kelime anlamı  kaplayıp bürüyen demektir. Gaşiye; Burada manevi manada da kullanılabilir, maddi manada da  kullanılabilir. Kaçıp  kurtulması mümkün olmayan bir kasvet gibi insanı sarıp sarmalayan bir felakettir.
 30.Cüz
Bismillâhirrahmânirrahîm
Ğaşiye 88/1 O Gaşiye =Dehşeti her şeyi kuşatanın  Hadisul =haberi sana geldi mi?
هَلْ أَتَاكَ حَدِيثُ الْغَاشِيَةِ
Hel etâke hadîsul gâşiyeti.

Ğaşiye 88/2 O gün bir takım yüzler zillete bürünmüştür.
وُجُوهٌ يَوْمَئِذٍ خَاشِعَةٌ
Vucûhun yevme izin hâşiatun.

Ğaşiye 88/3 Çalışmış, fakat boşuna yorulmuştur.
عَامِلَةٌ نَّاصِبَةٌ
Âmiletun nâsıbetun.
Ğaşiye 88/4 Kızgın nar  ateşe girerler.
تَصْلَى نَارًا حَامِيَةً
Teslâ nâran hâmiyeten.,
Ğaşiye 88/5 Son derece kızgın bir kaynaktan içirilirler.
تُسْقَى مِنْ عَيْنٍ آنِيَةٍ
Tuskâ min aynin âniyetin.
Ğaşiye 88/6.Onlara, darî =acı ve kötü kokulu bir dikenli bitkiden başka yiyecek yoktur.
لَّيْسَ لَهُمْ طَعَامٌ إِلَّا مِن ضَرِيعٍ
Leyse lehum taâmun illâ min darîın.
Ğaşiye 88/ 7 Ne besler ne açlıktan kurtarır
لَا يُسْمِنُ وَلَا يُغْنِي مِن جُوعٍ
Lâ yusminu ve lâ yugnî min cûın.
Ğaşiye 88/ 8  Yüzler de var ki, o gün nimetle mutludur.
وُجُوهٌ يَوْمَئِذٍ نَّاعِمَةٌ
Vucûhun yevme izin nâımetun.
Gaşiye 88/ 9 Harcadığı çabadan dolayı hoşnuttur.
لِسَعْيِهَا رَاضِيَةٌ
Li sa’yihâ râdiyetun.
Gaşiye 88/ 10 Yüksek bir cennettedirler.
فِي جَنَّةٍ عَالِيَةٍ
Fî cennetin âliyetun.
Gaşiye 88/ 11 Orada hiçbir boş söz işitmezler.
لَّا تَسْمَعُ فِيهَا لَاغِيَةً
Lâ tesmeu fîhâ lâgıyeten.
Gaşiye 88/ 12 Orada akan bir kaynak vardır.
فِيهَا عَيْنٌ جَارِيَةٌ
Fîhâ aynun câriyetun.
Gaşiye 88/ 13 Yükseltilmiş divanlar,
فِيهَا سُرُرٌ مَّرْفُوعَةٌ
Fîhâ sururun merfûatun.
Gaşiye 88/ 14 Önlerine konulmuş içecek dolu  kaplar
وَأَكْوَابٌ مَّوْضُوعَةٌ
Fîhâ sururun merfûatun.
Gaşiye 88/ 15 Dizilmiş koltuklar, yastıklar
وَنَمَارِقُ مَصْفُوفَةٌ
Ve nemârıku masfûfetun.
Gaşiye 88/ 16  Serilmiş nefis döşemeler vardır.
وَزَرَابِيُّ مَبْثُوثَةٌ
Ve zerâbiyyu mebsûsetun.
Gaşiye 88/ 17 Deveye bakmıyorlar mı, nasıl yaratılmıştır!
أَفَلَا يَنظُرُونَ إِلَى الْإِبِلِ كَيْفَ خُلِقَتْ
E fe lâ yanzurûne ilâl ibili keyfe hulikat.
Gaşiye 88/ 18 Göğe bakmıyorlar mı, nasıl yükseltilmiştir!
وَإِلَى السَّمَاء كَيْفَ رُفِعَتْ
Ve ilâs semâi keyfe rufiat.
Gaşiye 88/ 19 Dağlara bakmıyorlar mı, nasıl dikilmişlerdir!
وَإِلَى الْجِبَالِ كَيْفَ نُصِبَتْ
Ve ilâl cibâli keyfe nusıbet.,
Gaşiye 88/ 20 Yeryüzüne bakmıyorlar mı, nasıl yayılmıştır!
وَإِلَى الْأَرْضِ كَيْفَ سُطِحَتْ
Ve ilâl ardı keyfe sutıhat.
Gaşiye 88/21 Artık sen zikret = bilgi ver! Sen ancak bir muzekkirun. =öğüt vericisin.
فَذَكِّرْ إِنَّمَا أَنتَ مُذَكِّرٌ
Fe zekkir innemâ ente muzekkirun.
Gaşiye 88/22  Onların üzerinde bir Musaytır =zorba/zorlayıcı değilsin!
لَّسْتَ عَلَيْهِم بِمُصَيْطِرٍ
Leste aleyhim bi musaytır
Gaşiye 88/ 23 Ancak, kim yüz çevirir, inkâr ederse, Allah onu en büyük azaba uğratır.
إِلَّا مَن تَوَلَّى وَكَفَرَ
 İllâ men tevellâ ve kefer
Gaşiye 88/ 24 Allah, onu en büyük azap ile cezalandıracaktır.
فَيُعَذِّبُهُ اللَّهُ الْعَذَابَ الْأَكْبَرَ
 Fe yuazzibuhullâhul azâbel ekber
Gaşiye 88/ 25 Şüphesiz onların dönüşü ancak bizedir.
إِنَّ إِلَيْنَا إِيَابَهُمْ
 İnne ileynâ iyâbehum.
Gaşiye 88/ 26 Sonra onların hesapları sadece bize aittir.
ثُمَّ إِنَّ عَلَيْنَا حِسَابَهُمْ
Summe inne aleynâ hisâbehum.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder